Nazar ve Sevgi Nazarı

Nazar bir şeye bakarak yoğunlaşmaktan oluşan bir etkidir. Bu eski çağlardan beri bilinir. Vahşi hayvanların pek çoğu kurbanları üzerine bakışlarını yoğunlaştırarak etkileyip uyuşturur veya hipnotize ederek avlarlar. Özellikle yılanlar göz göze geldiği kuşları, kurbağaları, fareleri böyle avlar. Bakışta müthiş bir etki vardır. İsrail’de karşı cinsten olan tavşanlar üzerinde yapılan bir deneyde, uzun süre birbirlerine gösterilmeyen tavşanların birbirlerini gördükleri zaman göz göze gelip adrenalin seviyelerinin yükseldiği ve birbirlerinden müthiş bir şekilde etkilendikleri gözlemlenmiştir. 


Sevgi nazarının dinimizdeki karşılığı, kıskanma haset etme dışında da nazar değmesi olabileceğine dair peygamberimizin hadislerinde ikaz ve uyarılar mevcuttur. Sahabeler arasında bazılarının nazarının değdiğine bu yüzden hastalanan sahabeler olduğuna bile yer verilmiştir. Bu tür durumlardan Rasülullah (s.a.v)’e giden şikâyetlere karşı da bir önlem olarak Efendimiz nazarın hak yani gerçek olduğunu beyan buyurup, “sizden birinin nazarından etkilenen kimseden yıkanması istenirse yıkanıversin” buyurmuştur. Bu da nazarı değen kişinin üzerindeki negatif enerjinin suyla giderilmesi gerektiğini, aksi halde başkalarına da zarar verebileceğine bir işarettir. Bir başka hadis-i şerifte, “Nazar (bakış), şeytanın zehirli oklarından bir oktur” buyrulmuştur. 

Bu hadislerde haset veya başka bir kötü niyetle bakış ayrımı yoktur. Bu nedenle hasetten dolayı kötü bir bakışla nazar etkisi olabileceği gibi, sevgi ve gıptayla olan bir bakıştan da nazar etkisi olabilir. Sevgi nazarı da işte böyle kontrol edilemeyen bir bakışla sevdiğimiz bir insana isabet edip onu hasta edebilir.  Bu konuya özellikle çocuklarımızda rastlarız. Az önce oynayıp zıplayan çocuğumuzun mutluluğu hoşumuza gider ve maşallah demeden onun haline bakıp ne güzel de oynuyor gibi içimizden bir şey geçiririz, sonra çocuk tökezler düşer veya kafasını bir yere çarpar, ağzı burnu kanar. Az önce neşeli bir şekilde oynayıp zıplayan çocuğa nazarımız değmiştir ve biz de bunu içten içe fark eder, kendimizi suçlarız. Bu doğrudur.

Nazarın kötü etkilerinden sevip saydıklarımızı ve ya kim olursa olsun muhatabımızı korumak için Rasülullah (s.a.v) Efendimizin tavsiyelerine uymak gerekiyor.

Nazarın kontrolü ise “Maşallah” şifresinde gizlidir. Maşallah bir kalkandır. Anlamı sadece “Allah dilerse…” demek olsa bile etkisi bundan fazladır. “Mâşaallah” kelimesinin Ebced değeri 409 yapıyor. Birebir esması da “Ya Tevvâb 409”dur. Bu da kanaatimce şu demek oluyor:

“Allah’ım, ben kontrolsüz bakışlarımla yakınıma zarar verip hata ettim, günah işledim: Ey kullarının tevbelerini kabul edip hatalarını bağışlayan Rabbim, beni affet.” 

Demek ki, sevdiğimize bakarken “Mâşaallah” dememek, Allah’tan gafil bir nazarla bakmak da bir kusurdur. 

Nazara karşı “maşallah” denilmesinin sırrı ayrıca günümüz diliyle, bir virüs kalkanı veya anti virüs gibi, nazarın karşı tarafa zarar vermesini önlüyor. Bu yüzden Peygamberimiz (s.a.v), bakışla birlikte hoşumuza giden, ister Kehf suresinde belirtildiği gibi, bahçesine girerken “maşallah” demeyip onunla övünen adamın bağının harap olduğu gibi. Bağ bahçe, meyve sebze olsun, ister insan, ister hayvan, ister çocuğumuz olsun veya isterse düzgün ve seri, güzel çalışan bir makineye karşı olsun daima;

“Maşallah, la kuvvete illa billah: Bu Allah’ın takdiriyledir. Allah’tan başka güç ve kuvvet sahibi yoktur” şeklinde bir cümleyle o, şifreli kalkanla Allah’ın koruması altına girmek, kendimizden dahi ona sığınmak gerekiyor.    

Herkesin değer ama gözleri daha saydam veya renkli olanların nazarları daha etkilidir. Gözleri küçük, çekik veya kırpık; normalden daha derin çukurlarda olanların nazarları daha etkilidir. Çünkü bunlar baktıkları yere adeta zoom yapar gibi, karşıya odaklandığı için daha etkilidir.

Bir hadiste sadece insanların değil cinlerin de nazarının değebileceği belirtilmiştir.

Ebu Said (r.a)’ten rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) “İnsanların ve cinlerin nazarından (Göz değmesinden) Allah’a sığınırdı. Felâk ve Nâs sûreleri indirilince diğer sığınma dualarını terk edip bu ikisini okumaya başladı.”[1]

Nazarın her türlüsü tehlikelidir. Hasta eder, uçurumdan yuvarlar, yolda düşer, bacağını kırar, bir yere çarptırır, ölüme kadar gider. Çünkü nazar insanı öyle bir etkiler ki, kontrolünü kaybeder.  

Sevgi nazarına karşı alınacak önlemler nelerdir?

Bir kimse kendi gözünün başkalarına zarar vermesinden korkarsa nazar ettiği zaman, “Allahümme Bârik aleyhi (Allah’ım, onun hakkında mübarek olsun)” demelidir. Veyahut “Maşallah, lâ kuvvete illa billâh (Allah ne güzel yarat­mış, Allah’tan başka kuvvet sahibi yoktur)” demelidir.[2]

Bütün nazarlara karşı tutulmuş olanlarına özellikle aşağıdaki dualar ayetler okunabilir.


[1]Tirmizî, Tıbb: 16; İbni Mâce, Tıbb: 34

[2]Bezlü’l-Mechûd, II, 291-292.